© Haber Acıpayam 2022

ESOGÜden 7-13 Mart Dünya Glokom Haftası açıklaması

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı tarafından 7-13 Mart Dünya Glokom Haftası dolayısıyla bilgilendirici bir açıklama yapıldı.


Göz Hastalıkları Anabilim Dalı’nın açıklamasında, “Körlük nedenleri arasında ikinci sırada yer alan, sinsi ve ilerleyici bir hastalık olan glokom, günümüzde tüm dünyada yaklaşık 78 milyon kişiyi etkilemektedir. Glokomda erken tanı ve tedavi, görmenin korunması açısından çok önemlidir. Gelişmekte olan toplumlarda glokom olgularının %90’ının hasta olduğunu bilmeyen kişilerden oluştuğu saptanmıştır. Bu nedenle her sene yapılan Dünya Glokom Haftası etkinlikleri, toplumda glokom ve göz sağlığı ile ilgili yüksek sağlık okuryazarlığı sağlamak için büyük bir fırsat oluşturmaktadır" denildi.


Açıklamanın devamında, "Türkiye’de de birçok sağlık kuruluşu glokoma karşı toplumsal bilinçlenmeye katkıda bulunmak için etkinlikler düzenlemektedir. ESOGÜ Göz Hastalıkları Bölümü olarak yaklaşık 10 yıldır çeşitli aktiviteler yaptığımız glokom haftasında, bu yıl Covid-19 pandemisi nedeniyle görsel materyal, broşür ve basın bildirisi hazırlayarak glokom gelişmesindeki risk faktörleri ve hasta takibinin önemini vurguladık. Glokom gelişmesinde öne çıkan risk faktörleri arasında; ileri yaş, ailede glokom öyküsü, göz içi basınç yüksekliği, yüksek miyop veya hipermetrop gibi kırma kusurları, uzun süre kortizon kullanımı, diyabet, migren, yüksek ve düşük kan basıncı, dolaşım bozukluğu sayılabilir. Bunun yanında göz travması geçirilmesi, bazı göz ameliyatları, ince göz siniri ve kornea dokusu da risk oluşturabilir. Coğrafi bölgeye göre glokom olgularının özellikleri değişiklik göstermektedir. Örneğin sinsi ve ağrısız olan açık açılı glokom öncelikle beyaz ırk ve Afrika toplumunda sık bulunurken, Asya’da daha çok kapalı açılı glokom görülür. Kapalı açılı glokom yüksek göz tansiyonu, göz ağrısı ve hızlı görme kaybı ile daha gürültülü bir klinik durum yaratabilir. Ayrıca ülkemizde eksfoliyatif sendrom denilen ve tüm sistemi etkileyen glokom tipi de sık görülmektedir. Doğumsal veya erken çocukluk döneminde yapısal bozukluklar sonucu glokom gelişebilir. Özellikle gözleri iri olan ve ışığa bakamayan bebeklerde doğumsal glokom düşünülmelidir. Glokoma bağlı görme kaybının geri dönüşü yoktur. Bu nedenle erken tanı ve tedavi için düzenli göz muayenesi olunması önemlidir. Glokom tedavisinde göz tansiyonu düşürülerek görme kaybının ilerlemesi yavaşlatılabilir. Bunun için çeşitli göz damlaları, lazer tedavisi ve cerrahi uygulama hastanın durumuna göre tercih edilir. Ancak glokomda kötü gidişi engellemek için tedaviye uyum (hastanın göz damlalarını zamanında ve sürekli kullanması) ve kişinin göz kontrollerini aksatmaması gerekmektedir. Covid-19 pandemisi birçok hastalıkta olduğu gibi glokomda da erken tanı ve hasta takibinde aksamalara neden olmuştur. Tüm önlemleri alarak gerekli sağlık kontrollerinin yaptırılmasının önemli olduğu unutulmamalıdır" ifadeleri kullanıldı.

İlginizi Çekebilir

Tabela asıldı, yakında açılacak

Aydın’ın Efeler İlçesinde yapımı süren Şehir Hastanesinin kısa süre sonra açılacağı asılan tabela ile duyuruldu.

Karaciğer kanserlerinde yeni teknolojiler hayat kurtarıyor

İzmir Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi doktorları, kabızlık şikayeti ile başvuran 57 yaşındaki Cengiz Deligül’ün karaciğerindeki tehlikeli kitle yenilikçi bir yöntemle tedavi etti. Kullanılan mikrodalga enerjisiyle sayesinde, Deligül’ün sağlığına kavuşması yeni bir umut kapısı araladı.

Havaların ısınmasıyla tozun etkisini hissettirdiği enkaz kentte yaşayan vatandaşlara maske uyarısı

HATAY (İHA) – Depremin vurduğu Hatay’da yaşayan vatandaşlara, uzmanından maske takmaları konusunda uyarı geldi. Doktor Ercan Nural, astım ve alerjik reaksiyonu olan hastalarda toza bağlı olarak geçmeyen öksürükler, burun akıntıları ve hapşırıklar görüldüğünü söyledi.

“Yaza formda girmek için haftada 150 dakika yürüyün”

Yaz mevsimine formda girmek adına şimdiden dengeli beslenmeye dikkat edilmesi gerektiğini belirten Diyetisyen Melike Aslıhan Kara, “Su içmeyi ihmal etmeyin, günde ortalama 2-2.5 litre su içme hedefinize mutlaka ulaşın. Hareketinizi artırın ve haftalık minimum 150 dakika egzersiz süresini hedefleyin. Bilimsel olmayan diyetlerden uzak durun. Tükettiğiniz meyvelerin porsiyon miktarına dikkat edin. Probiyotiklerin gücünden faydalanın” dedi.

Uzmanından bebek isteyen çiftlere beslenme önerileri

Jinekolog Kağan Açıkgözoğlu doğurganlığı etkileyen faktörlere dikkat çekerken, hamile kalmada sperm ve yumurta kalitesinin, sperm ve yumurta kalitesinde de beslenmenin önemli rolü olduğunu söyledi. Uzm. Dr. Akıçgözoğlu, “Kadınlar hayatı boyunca oluşacak tüm yumurta sayısı genetik olarak belirlenmiş olarak dünyaya gelirler. Sonradan bu sayıyı artıracak önlemler alamazlar. Ancak yumurtalarının kalitesini iyileştirmek ve bunu yaparak doğal olarak gebe kalmayı kolaylaştırmak için atabilecekleri adımlar var” diyerek önerilerde bulundu.

Bölgenin ilk kapalı yöntemle tüp açma operasyonu Tatvanda gerçekleştirildi

Bitlis’in Tatvan ilçesinde Kadın Doğum Uzmanı Op. Dr. Mediha Kübra Ceylan tarafından bölgede ilk olan kapalı yöntemle tüp açma operasyonu gerçekleştirildi.

TÜM HABERLER