© Haber Acıpayam 2022

Hijyene dikkat ederek hepatitten korunun

Doktor Öğretim Üyesi Doğaç Uğurcan, sarılık hastalığı adıyla bilinen hepatit mikrobundan kişisel hijyene dikkat edilerek korunulabileceğini söyledi.


Medicana Konya Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doktor Öğretim Üyesi Doğaç Uğurcan, hepatit mikrobu, çeşitleri ve korunma yolları hakkında bilgi verdi. Hepatitin karaciğerin mikrobik (hepatit virüsleri), toksik (ilaç ve diğer kimyasal maddeler) veya diğer nedenlerle (safra taşı tıkanması) oluşan iltihabi reaksiyonu olduğunu belirtren Uğurcan, “Yenidoğan bebeklerde görülen sarılık, safra kesesi taşı nedeniyle olan sarılık veya başka nedene bağlı olarak karaciğer bozukluğu oluşmasına bağlı olarak görülen sarılıklar ‘Viral hepatit’ yani bulaşıcı sarılık değildir. Bütün viral hepatitler bulaşıcıdır, ancak bulaşma yolları ve bulaşma kapasiteleri farklıdır. A ve E hepatitleri esas olarak yiyecek-içeceklerle, B, C, D ve G hepatitleri ise kan yolu ile kanla ve vücut sıvıları ile bulaşmış materyalle veya yakın temasla geçebilir. Kan nakli, kan ile yakın temas gerektiren işte çalışma (doktor, hemşire, laborant), iğne yaralanmaları, damar yolundan ilaç kullanımı (enjektör paylaşımı), uygun şekilde steril edilmeyen malzemelerle yapılan diş çekimi ve diş tedavisi girişimleri, uygun şekilde steril edilmeyen malzemelerle yapılan cerrahi girişimler, hemodiyaliz, cinsel temas, doğum esnasında anneden bulaş en önemli geçiş yollarıdır. Ülkemizde hepatitler sarılık adıyla bilinmekte, ayrıca gizli sarılık, bulaşıcı sarılık, mikrobik sarılık, kara sarılık gibi isimlerle de tanımlanmaktadır. Hepatitli hastalarda sarılık görülebilir, ancak çoğu hasta gözle görülür sarılık olmadan da hastalığı geçirebilir” dedi.



-Hepatit belirtileri -


Hepatit mikrobunun tipinden çok hastalığın seyrine göre değişiklikler gösterdiğini, bazı hastalarda hiçbir belirti vermediğinin altını çizen Doğaç Uğurcan, “Hepatit bazı hastalarda hiçbir belirti vermeden ve sarılık oluşmadan geçirilebilir. Bazı hastalarda ise halsizlik, iştahsızlık, bulantı, kusma, eklem ağrıları, kaşıntı, göz aklarında ve ciltte sararma, ateş gibi belirtilerin tümü ya da bir kısmı görülebilir. Eğer sarılık meydana çıkmamışsa bu belirtiler kolaylıkla başka hastalıklarla karıştırılabilir. Muayene bulguları, sarılık olsa bile tanı için yeterli değildir. Karaciğer hasarını gösteren ALT, AST gibi testler ve billurubin düzeyini bilmek gerekir. Hepatit tanısı konulmasından sonra ikinci aşama sarılığın nedenini belirlemektir. Bir kişinin hangi tip sarılık geçirdiğinin veya halen taşıyıcı ya da hasta olup olmadığının anlaşılabilmesi için tek yöntem kan tetkiki yapılmasıdır. Sarılıkların hangisi geçirilirse geçirilsin benzer bulgular oluşur ve kesin ayrım yani hangi tip hepatitin geçirildiği ancak kan tetkiki ile anlaşılır. Yapılan kan tetkikleri ile o sırada hangi tip sarılığın geçirildiği kolaylıkla ve genellikle aynı gün içinde saptanabilir. Hepatit etkeninin saptanmasında ELISA yöntemi denen test yöntemi sıklıkla kullanılmaktadır” diye konuştu.



-Hepatitten korunmanın yolları -


Doktor Öğretim Üyesi Doğaç Uğurcan hastalıktan korunma yollarını şöyle anlattı; “Koruma önlemleri öncelikle eş ve çocuklarını ve aynı ev ortamında bulunan kişileri kapsayacak şekilde planlanmalıdır. İlk yapılması gereken bu kişilerin halen virüsle enfekte veya bağışık (enfeksiyonu geçirip iyileşmiş dolayısıyla bir kere daha bulaşmayacak olanlar) olup olmadıklarını tespitidir. Bundan sonraki aşamada aşı ve diğer koruma yöntemleri uygulanmalıdır. Her sarılık tipi kendine özgüdür ve diğer sarılıktan korunmayı sağlamaz. Örneğin A tipi sarılık geçirmiş biri sadece A tipi sarılıktan korunur, ama B, C veya E tipi sarılıktan korunmaz. Benzer şekilde B tipi sarılık için aşı yaptırmış biri de sadece B tipi sarılıktan korunur, ama örneğin A tipi sarılıktan korunmaz. Ayrıca her bir sarılık mikrobu ayrıdır ve birbirine dönüşmesi söz konusu değildir. Halen hepatit C için koruyucu bir aşı yoktur. Hepatit A ise esas olarak su ve besinlerle bulaşır. Korunmada kişisel hijyen önemlidir ve aşısı mevcuttur. Hepatit virüsü takip ve tedavisi yapılmazsa ilerleyen yıllarda siroz (Kronik, yaygın ve ilerleyici karaciğer iltihabı), karaciğer kanseri, karaciğer yetersizliği, fulminan hepatit denilen çok kısa sürede karaciğer yetersizliğine götüren ölümcül bir hastalık tipi gibi komplikasyonlar gelişebilir.”

İlginizi Çekebilir

17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü

Zonguldak İl Sağlık Müdürü Uzman Doktor Ertuğrul Güner; 17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü dolayısıyla tansiyonun önemine vurgu yaptı.

Erzincanda Yenidoğan Canlandırma Programı eğitimi başladı

Erzincan İl Sağlık Müdürlüğü ev sahipliğinde ve Halk Sağlığı Hizmetleri Birimi tarafından koordine edilen Yenidoğan Canlandırma Programı (NRP) eğitimi başladı.

Bel fıtığı nedeniyle yürüyemeyen hasta ameliyat sonrası sağlığına kavuştu

Bel fıtığı nedeniyle yürüyememe şikayetiyle Lokman Hekim Van Hastanesine başvuran hasta, mikrocerrahi yöntemiyle yapılan başarılı ameliyatın sonucunda yeniden sağlığına kavuştu.

Adanada Nöroradyolojide İleri MR Görüntüleme Teknikleri Sempozyumu yapıldı

Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Kışla Sağlık Yerleşkesinde "Nöroradyolojide İleri MR Görüntüleme Teknikleri Sempozyumu" gerçekleşti.

Tabela asıldı, yakında açılacak

Aydın’ın Efeler İlçesinde yapımı süren Şehir Hastanesinin kısa süre sonra açılacağı asılan tabela ile duyuruldu.

Karaciğer kanserlerinde yeni teknolojiler hayat kurtarıyor

İzmir Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi doktorları, kabızlık şikayeti ile başvuran 57 yaşındaki Cengiz Deligül’ün karaciğerindeki tehlikeli kitle yenilikçi bir yöntemle tedavi etti. Kullanılan mikrodalga enerjisiyle sayesinde, Deligül’ün sağlığına kavuşması yeni bir umut kapısı araladı.

TÜM HABERLER