Denizli Devlet Hastanesi Diyetisyeni Erol Aktay, okul çağındaki çocuklara cips, yağlı, tuzlu ve şekerli besinlerle gazlı içecekler yerine süt, yoğurt, peynir, kuruyemiş ve taze sıkılmış meyve suları verilmesi gerektiğini, ayrıca kahvaltının...
Denizli Devlet Hastanesi Diyetisyeni Erol Aktay, okul çağındaki çocuklara cips, yağlı, tuzlu ve şekerli besinlerle gazlı içecekler yerine süt, yoğurt, peynir, kuruyemiş ve taze sıkılmış meyve suları verilmesi gerektiğini, ayrıca kahvaltının da okul başarısında etkili olduğunu söyledi. Okul çağındaki çocukların sağlıklı ve doğru beslenmesinde ebeveynlere büyük görevler düştüğünü belirten Aktay, sağlıklı ve doğru atıştırmalık yiyecekler seçilmesinin, çocukların sağlığı ve gelişimi açısından önemli olduğunu ifade etti.
Çocukların sağlıklı beslenmesi için dört grupta bulunan besinlerin yeterli ve dengeli miktarda yedirilmesi gerektiğini vurgulayan Diyetisyen Aktay, “Süt grubunda yer alan süt ve yoğurt, et grubunda yer alan et, tavuk ve yumurta, kuru baklagillerde yer alan sebze ve meyve, tahıl grubuna giren ekmek, bulgur, makarna ve pirinç gibi besinlerin, her öğünde yeterli miktarlarda tüketilmesine dikkat edilmelidir. Süt ve süt ürünlerinin tüketimi çocukların kemik ve diş gelişimi için önemli olduğundan günde iki üç su bardağı kadar süt veya yoğurt, bir kibrit kutusu kadar beyaz peynir tüketilmesine özen gösterilmelidir. Et grubunda yer alan yumurtanın, kaliteli protein ve zengin vitamin açısından kahvaltılarda, haşlanmış olarak sık sık tüketilmesi sağlıklı olacaktır. Yine kuru baklagillerden mevsime uygun taze meyve ve sebze tüketimi çocukların hastalıklara karşı direncini arttırmakta, bağışıklık sistemini, sağlıklı büyüme ve gelişmeyi de desteklemektedir.” dedi.
‘ÖĞRENCİLER İÇİN EN ÖNEMLİ ÖĞÜN KAHVALTIDIR’
Bütün gece süren açlıktan sonra vücudun ve beynin güne başlamak için enerjiye gereksinim duyacağını anlatan Erol Aktay, kahvaltı yapılmadığı takdirde dikkat dağınıklığı, yorgunluk, baş ağrısı ve zihin performansında azalma olduğunu dile getirdi. Öğrencinin güne yeterli ve dengeli yapılan bir kahvaltıyla başlamasının okul başarısının artmasında son derece önemli olduğunu belirterek, “Çocukların her sabah düzenli olarak kahvaltı yapma alışkanlığı kazanmalarına özen gösterilmelidir. Peynir, taze meyve veya meyve suları, birkaç dilim ekmek ve bir bardak süt, çocuklar için kahvaltıda yeterlidir. Okulda veya evde dinlenirken ve ders çalışırken açlık hissedildiğinde tüketilen besinlere de dikkat edilmelidir. Örneğin şeker ve şekerli besinler, cips gibi yağlı ve tuzlu besinler veya gazlı içecekler yerine süt, yoğurt, sütlü tatlılar, ekmek arası peynir, taze sıkılmış meyve suları, kuruyemişlerin ve kuru meyvelerin tercih edilmesi daha yararlıdır.” diye konuştu.
‘ÇOCUKLARA FİZİKSEL AKTİVİTE ALIŞKANLIKLARI KAZANDIRILMALI’
Gün boyu fiziki ve zihni performansın en üst düzeyde tutulabilmesi, düzenli olarak ara ve ana öğünler yenmesiyle mümkün olacağını söyleyen Aktay, şunları kaydetti: “Vücudun düzenli çalışması, tüketilen besinlerin vücuda yararlılığının arttırılması, çocukların fiziksel, zihinsel ve duygusal gelişimlerine olumlu katkı sağlamaları açısından fiziksel aktivitenin arttırılmasına da önem verilmelidir. Bu nedenle uzun süreli televizyon seyretme ve bilgisayar kullanımından kaçınılmalı, çocukların gerek okul yönetimi ve gerekse ebeveynleri tarafından sevdikleri herhangi bir spor dalıyla ilgilenmeleri teşvik edilmelidir. Bisiklete binmek, yürüyüş yapmak, yürüyerek gidilebilecek yerlere araçla gitmemek, merdiven çıkabilmek, kısaca hareketli yaşam, belki de obezitenin önlenmesinde bu yaş döneminde fiziksel aktivite alışkanlığını kazanmak açısından çok önemlidir.”
Çocukların sağlıklı beslenmesi için dört grupta bulunan besinlerin yeterli ve dengeli miktarda yedirilmesi gerektiğini vurgulayan Diyetisyen Aktay, “Süt grubunda yer alan süt ve yoğurt, et grubunda yer alan et, tavuk ve yumurta, kuru baklagillerde yer alan sebze ve meyve, tahıl grubuna giren ekmek, bulgur, makarna ve pirinç gibi besinlerin, her öğünde yeterli miktarlarda tüketilmesine dikkat edilmelidir. Süt ve süt ürünlerinin tüketimi çocukların kemik ve diş gelişimi için önemli olduğundan günde iki üç su bardağı kadar süt veya yoğurt, bir kibrit kutusu kadar beyaz peynir tüketilmesine özen gösterilmelidir. Et grubunda yer alan yumurtanın, kaliteli protein ve zengin vitamin açısından kahvaltılarda, haşlanmış olarak sık sık tüketilmesi sağlıklı olacaktır. Yine kuru baklagillerden mevsime uygun taze meyve ve sebze tüketimi çocukların hastalıklara karşı direncini arttırmakta, bağışıklık sistemini, sağlıklı büyüme ve gelişmeyi de desteklemektedir.” dedi.
‘ÖĞRENCİLER İÇİN EN ÖNEMLİ ÖĞÜN KAHVALTIDIR’
Bütün gece süren açlıktan sonra vücudun ve beynin güne başlamak için enerjiye gereksinim duyacağını anlatan Erol Aktay, kahvaltı yapılmadığı takdirde dikkat dağınıklığı, yorgunluk, baş ağrısı ve zihin performansında azalma olduğunu dile getirdi. Öğrencinin güne yeterli ve dengeli yapılan bir kahvaltıyla başlamasının okul başarısının artmasında son derece önemli olduğunu belirterek, “Çocukların her sabah düzenli olarak kahvaltı yapma alışkanlığı kazanmalarına özen gösterilmelidir. Peynir, taze meyve veya meyve suları, birkaç dilim ekmek ve bir bardak süt, çocuklar için kahvaltıda yeterlidir. Okulda veya evde dinlenirken ve ders çalışırken açlık hissedildiğinde tüketilen besinlere de dikkat edilmelidir. Örneğin şeker ve şekerli besinler, cips gibi yağlı ve tuzlu besinler veya gazlı içecekler yerine süt, yoğurt, sütlü tatlılar, ekmek arası peynir, taze sıkılmış meyve suları, kuruyemişlerin ve kuru meyvelerin tercih edilmesi daha yararlıdır.” diye konuştu.
‘ÇOCUKLARA FİZİKSEL AKTİVİTE ALIŞKANLIKLARI KAZANDIRILMALI’
Gün boyu fiziki ve zihni performansın en üst düzeyde tutulabilmesi, düzenli olarak ara ve ana öğünler yenmesiyle mümkün olacağını söyleyen Aktay, şunları kaydetti: “Vücudun düzenli çalışması, tüketilen besinlerin vücuda yararlılığının arttırılması, çocukların fiziksel, zihinsel ve duygusal gelişimlerine olumlu katkı sağlamaları açısından fiziksel aktivitenin arttırılmasına da önem verilmelidir. Bu nedenle uzun süreli televizyon seyretme ve bilgisayar kullanımından kaçınılmalı, çocukların gerek okul yönetimi ve gerekse ebeveynleri tarafından sevdikleri herhangi bir spor dalıyla ilgilenmeleri teşvik edilmelidir. Bisiklete binmek, yürüyüş yapmak, yürüyerek gidilebilecek yerlere araçla gitmemek, merdiven çıkabilmek, kısaca hareketli yaşam, belki de obezitenin önlenmesinde bu yaş döneminde fiziksel aktivite alışkanlığını kazanmak açısından çok önemlidir.”
Yorum Yazın